Bu öykü filme çekilirse seyircileri
ikna etmekte zorluk çekecek. Ama gerçek…
New York Times’ın haberinin
açılış paragrafıyla başlayayım:
Muhammed Abdullah Muhammed, New
York Eyaleti Ulaştırma Departmanı’ndaki küçük bölmesinde, izindeyken neler
yaptığını anlatıyor: Federal hükümetin bütçesini budadım. Ordunun maaşlarını
düzenli ödedim. Yolsuzluğa savaş açtım. Suikastten kurtuldum.
Gerçeküstü bir öykü… Muhammed
Abdullah, 49 yaşında. Dosyalar, davalar, dilekçelerle uğraştığı işinden başını
bir ara kaldırınca, memleketi Somali’ye dönüp sekiz ay başbakanlık yaptı. Hem
de hiç hesapta yokken.
İşin masalsı kısmı şöyle:
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu New York’ta toplandığında, Abdullah Muhammed, arkadaşlarının
aracılığıyla Somali Başkanı Şeyh Şerif Ahmet’le görüştü ve ona iktidardaki
fraksiyonları işbirliğine nasıl zorlayabileceği yönündeki görüşlerini aktardı. Bunları
anlatırken, aklında görev bölgesi Erin Country’de edindiği tecrübelerden başka
bir şey yoktu.
Sonra… Sonra Başkan bu
görüşleri beğendi ve onu göreve çağırdı. Somali başbakanlığına. Abdullah
Muhammed işi riskli buldu ama kabul etti.
Sonra işe başladı… “Her akşam
karımı arıyordum; arıyordum ki hâlâ hayatta olduğumu bilsin.” Korkuları yersiz
değildi; sözgelimi atadığı içişleri bakanını suikast düzenleyerek öldürmüşlerdi.
Başarılı oldu mu? New York
Times’a görüş veren uzmanlar hiçbir şey beceremediğini söylüyor. Somali aynı
Somali. Yolsuzluk, şiddet, çıkar çatışmaları… Ama halkın kalbini kazanmıştı.
Ve nihayet geri döndü.
Yanındaki bölmede çalışan
Janine Shepherd, “başbakanlığa seçilmesi bizim için sürpriz oldu” diyor.
Dönünce şerefine pasta kesmişler.
Zoraki başbakan Muhammed
Abdullah, şimdi Buffalo şehrindeki işine kaldığı yerden devam ediyor. Ama
bayrağı çok da uzağa teslim etmedi. Halefi, yani Somali’nin yeni başbakanı ekonomi profesörü
Abdiweli Muhammed Ali Buffalo yakınlarındaki Niagara Üniversitesi’nden.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?