dürer'in gergedanı, öğle uykusuyla direniş ve diğer güzel şeyler...



Kaçıranlar ve yeniden okumak isteyenler için geçen haftadan seçmeler:

Sartre, Başbakan’ın kahvaltısına katılır mıydı? Newsweek Türkiye’den Kaya Genç, Nisan’daki toplantıya katılanları ve katılmayı reddedenleri her daim muhalif Sartre’ın süzgecinden geçiriyor.

Totaliter saate öğle uykusuyla direniş. Radikal’den Pınar Öğünç bu güzelim başlık altında, Thierry Paquot’nun Bir Sanattır Öğle Uykusu kitabını eleştiriyor. Paquot’nun şu sözlerine kulak verin: “Her yaştan, her enlemden boylamdan, her saat diliminden, her meslekten uykucular, size sesleniyorum, eşsizliğinizin arkasında durun ve dünya saatine, uydu saatine, totaliter saate direnin!” Yazı hoş, öyle görünüyor ki hem kitap hem de bu kitabın da içinde yer aldığı Can Yayınları Kırkmerak Serisi de pek hoş (Saklı Lezzetler – Mutfağa Felsefi Bir Yaklaşım yayımlanmış, Uygarlığı Değiştiren 100 Köpek, Filozofların Sofrası, Kafka’nın Çorbası, Lükse Övgü, Kukla Ustaları da sırada.)

Unutmadan, Pınar Öğünç’ün bir önceki Radikal Cumartesi’de yayımlanan ressam Taner Ceylan’la röportajı da nefisti. Türkiye medyası ortalamasının çok üzerinde bir kalitede yazıyor Öğünç. Vasat yazılardan sıkılanlara: Domestik ne kadar erotik?

İngiliz The Times’dan 6 Mayıs seçimleri çizgi romanı.

Yazar Murat Gülsoy, blogunda Albrecht Dürer’in hayali gergedanını anlatıyor. Borges’e referans vermeyi de atlamadan.

Newsweek Genel Yayın Yönetmeni Jon Meacham, derginin satışına karar verilmesinden sonra, kavgaya devam edeceğini anlatıyor. Duygusal bir manifesto.

Bahis oynamanızı tavsiye etmek için değil ama biz buna ofiste çok güldük. Açılan sayfada, logonun hemen sağında, sinip saklanmış bir adamcık var. İmleçle üzerine gelince “eyvah patron” diyor, hemen tıklayın. Komik geldi ama herhalde bir sürü başka sitede benzer şeyler vardır.

New York’ta geçen haftaki başarısız bombalama girişiminden sonra, kabak hangi filmin başına, neden patladı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

oktay opaz

Ben Octavio Paz demiştim; yanlış anlaşılma işte, karşıdaki Oktay Opaz dediğimi sanmış. Öyle de yazmış.  Düzelttik sonra.  Ya Oktay Opaz? Sen...