normallik ancak bir hafta




Tuhaf bir haftaydı. Türkiye ölçeğinde düşünüldüğünde hiçbir şey olmamıştı. Böyle dönemler burada her sene ancak bir iki defa yaşanıyor. Gazetelerin her biri farklı manşetlerle, kendi özel haberleriyle çıkıyor. Geçen hafta da öyleydi. Ama memleketi köpürtecek özel bir haber de yoktu bu kez. Çarşamba manşetlerini harlatan Salı günkü parti grup toplantılarından bile bir şey çıkmadı. Dibine kadar ısınmak ve azıcık serinlemek arası kararsız kalan İstanbul hava durumu gibi, gazeteler de Dünya Kupası, Ergenekon, Kürt açılımı, bilim-sağlık meseleleri, Türkler’in dünyadaki başarılarından falan medet umup, öfke mi gurur mu şüphe mi, rengini belli etmeyen manşetler attı. Yayın gitmiş de ekranda necefli maşrapa seyrediyor gibiydik.

Biraz süreceğe benziyordu, olmadı. Türkiye’nin topyekûn aynı meseleyi tartışmadığı bir haftalık zaman dilimi bugün sona erdi. PKK saldırısından sonra artık manşetler kilit; bir sonraki olağanüstü ana kadar hep beraber bunu konuşacağız. Merak ediyorum, bu ülke bu kadar yoğunluğu nasıl kaldırıyor ve böyle yaşayan bir başka memleket daha var mı?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

oktay opaz

Ben Octavio Paz demiştim; yanlış anlaşılma işte, karşıdaki Oktay Opaz dediğimi sanmış. Öyle de yazmış.  Düzelttik sonra.  Ya Oktay Opaz? Sen...