arjantin'in stresli başkanı, düğün diplomatı ve talihsiz bir ayı
Wikileaks yayınları garip notlarla dolu. Sızan belge bolluğunda gözden kaçan birkaç ayrıntı:
En tuhaf istek: Washington'dan ABD Dışişleri Bakanı imzasıyla Buenos Aires büyükelçiliğine gönderilen not, Arjantin Devlet Başkanı Cristina Fernandez de Kirchner hakkında merak edilen bir konunun araştırılmasını istiyordu. Washington, Kircher'in sinirlerini nasıl yatıştırdığını, stresin karar alma sürecini nasıl etkilediğini, ilaç kullanıp kullanmadığını merak ediyordu.Clinton'ın soruları arasında Kirchner'in kocası ve Arjantin'in bir önceki devlet başkanı, bu sene hayatını kaybeden
Nestor Kirchner'in sağlık durumu da bulunuyordu: Nestor
Kirchner'in sindirim sistemi sıkıntısı ne alemde? Öfkeliliğiyle
tanınan Kirchner, duygusal uçlar arasında gidip geliyor mu? Sinirini en
çok tetikleyen konular nelerdir?
En başarılı yazar diplomat: Hiç kuşkusuz William Burns. Bugün Dışişleri Bakanı müsteşarlığı görevinde bulunan, 2005-2008 arasındaysa ABD'nin Moskova
Büyükelçiliği'ni yürüten Burns, sızan belgeler arasında detaylara ve
canlı anlatımlara en çok yer veren diplomat olarak göze çarpıyor.
Dağıstan'da Çeçen lider Ramazan Kadirov'un da katıldığı bir
düğün hakkında Washington'a ilettiği notlar o kadar çarpıcı ki,
Guardian gazetesi yazarı Timothy Gordon Ash onu ünlü gazeteci yazar Evelyn
Vaughn ile eş tuttu.
En dramatik not: Almanya'ya 170 yıl içinde giren tek vahşi ayı Bruno'nun
talihsiz kaderi Münih'teki Amerikan diplomatların gözünden kaçmadı.
2006 yazında, seyahatine İtalya'dan başlayıp Alpler'i aşarak
Bavyera'ya giriş yapan Bruno için, hükümetin izniyle bir sürek avı
başlatılmıştı. Bruno'nun vurulup öldürülmesi için getirilen
Finlandiyalı avcılar başarılı olduktan sonra, Washington'a şöyle bir
not gönderildi: "Daha o günün sabahında, Bruno, adı (henüz)
bilinmeyen bir avcının elinden ölümü tattı."
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
oktay opaz
Ben Octavio Paz demiştim; yanlış anlaşılma işte, karşıdaki Oktay Opaz dediğimi sanmış. Öyle de yazmış. Düzelttik sonra. Ya Oktay Opaz? Sen...
-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
Biz Bağışladığın özgürlüğe yeğdir biçtiğin zından sonsuz güzelleşecek dünya biz kurduğumuz zaman senin verdiğin umudu ...
-
İranlı bir kadının işlettiği bir kafedeyim. Bir ay önce yine buraya gelmiştim. Verdiğim siparişi hatırladı: Çırpılmış yumurta ve Americano (...
-
Melvyn Bragg’ın ‘In Our Time’ podcast’ında Hititler bölümü ... Üç akademisyen (ki biri Bilkent’ten İlgi Gerçek) oturup konuşuyor Bin tanrılı...
-
"(...) Yani bir eskrim sporu niye var diye soruyorduk Konservatuvar’a girdiğimizde. Niye eskrim diye ders var? Rahmetli Sait Tayla çok...
-
Javaplein'deki kütüphaneye geldim. Birkaç Türk oturmuş, kütüphanenin orta yerinde siyaset konuşuyorlar. Yaşlıca bir adam "Türkiye’...
-
‘Magic Circus’ için bilet aldım. Dino ile gideceğiz. Bilette bir uyarı notu: Yetişkinlerin, telefonlarına bakmaları yasaktır. Lütfen sana...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?