diktatörün uyduruk sanatı



Bir diktatörün oğluysanız şu boktan resimleri yapıp, insan içine hiç de utanmadan çıkarmaya hakkınız vardır. Seyfülislam Kaddafi yarı zamanlı uğraştığı doktora ve isyan bastırma işlerine bazen ara verip sanata da yoğunlaşıyormuş meğer. Fotoğraflar resimlerin sergilendiği Moskova ve Sao Paolo’dan…

Şu yorum da Guardian’dan… 2002’de Londra Kensington Gardens’a deve yüküyle para dökülüp bu işler sergilendiğinde kaleme alınmış: “Albay Kaddafi’nin oğlu işbilir bir kültürel elçi olabilir belki ama resimde yetenekli bir amatör bile sayılmaz; teknik yetersizliği duygusallığını bile aşıyor.”

Yahu, insan utanır. Bu nasıl bir özgüvenmiş kardeşim.

Kaynak: FP Passport




2 yorum:

  1. diktatörlerin plastik sanatlarla ilişkisi ayrıca irdelenmeli: saddam'ın koleksiyonunu hatırlıyor musunuz? peki ya tüm "tek adam"ların kendi heykellerini estetik/ politik bir tabansızlıkla ülkelerinin her yanına saçmaları hakkında ne düşünüyorsunuz? estetik beğeni yoksunluğu, adalet yoksunluğundan kaynaklanabilir diye düşünüyorum.

    YanıtlaSil
  2. Aslında bu diktatör-sanat meselesi yeterince incelendi, seviyorlar sanata bulaşmayı, ülkenin bütün kaynakları emirlerine amade zaten. Son zamanlarda popüler kültür alanında ince ince dalgasını çeken işler de türedi. kimjongillookingatthings.tumblr.com a bakmanızı öneririm.

    YanıtlaSil

Sen ne dersin?

oktay opaz

Ben Octavio Paz demiştim; yanlış anlaşılma işte, karşıdaki Oktay Opaz dediğimi sanmış. Öyle de yazmış.  Düzelttik sonra.  Ya Oktay Opaz? Sen...