iki kere sarılmak

Past Lives'ı sevmek için çok neden bulabilirsiniz. İncelikli, zarif bir film. Yönetmen Celine Song, herkese dokunacak bir konuyu, pamuklara sararak incelemiş. 

Benim onu sevmek için bir değil, iki nedenim var. Birincisi, meselesini kadınca anlatması. Erkeklerin kelimelere boğduğu yerde, kadınlar sakince işaret ediyor. Gerçek hayatta bu zaten -genelde- böyle. Sinemada da.

İkinci nedenim de yönetmenin, tek bir anın hatırına, filminin biçimini bozmaya cüret etmesi. Erkek ve kadın karakterler bir heykelin önünde buluştuğunda, yönetmen, izleyicileri bir saniyeliğine, yıllar öncesine, bir başka heykele götürüyor. Karakterlerin çocukken önünde oynadığı heykele. Bu biraz da şiir.

Aynı buluşmaya dair bir küçük not: Birbirlerini yıllar sonra yeniden gördüklerinde kadın, erkeğe sarılıyor. Sonra ayrılıp bir daha sarılıyor. Hiçbir erkek yönetmenin bu doğallığı akıl edemeyeceğine eminim. Past Lives'ın farkı bu inceliklerde.

8 yorum:

  1. Tanıtım yazınız, öyle güzel, incelikli detaylarla ele alınmış ki; okuyanda bu filmi izleme, yönetmeni tanıma isteği uyandırıyor. "Herkese dokunacak bir konuyu pamuklara sararak incelemiş." deyişiniz ne güzel.
    Kadın ya da erkek, duyarlılık ve farkındalık önemli gerçekten.
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  2. Filmi izlediğim için ifade ettiğiniz ayrıntılar beni daha da mutlu etti. Ağdalı, kanırtan konular ve çekimlerden çok uzak olması ayrıca keyif verdi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. arada bir izlenecek bir film kategorisine girdi benim için, selamlar.

      Sil
  3. eylülde izleyip üzerine bir araba dolusu laf etmiştim. şimdi bir daha baktım yazdıklarıma, en anlamlısı ve sanırım yazınızla örtüşen şu iki cümle olmuş.
    "filmi çok sevdim ben. bilhassa “sözsüz konuştukları” anlar muhteşemdi."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. okudum şimdi yazınızı, sevgi emektir bağlantısı bence isabetli, güzel de film sahiden, selamlar.

      Sil

Sen ne dersin?

kim yaptı bu yolu?

Javaplein'deki kütüphaneye geldim.  Birkaç Türk oturmuş, kütüphanenin orta yerinde siyaset konuşuyorlar. Yaşlıca bir adam "Türkiye’...