memleketten bıkmak için 44 neden

Alman Bild gazetesi, bu hafta başı “Erdoğan’a rağmen Türkiye’yi sevmek için 44 neden” başlıklı bir liste yayımladı. Değil 44, 444 de sayılır aslında ama bu ülke bugünlerde akla öyle sevimli şeyler getirmiyor; ben de kendi payıma memleketten bıkmak için 44 sebep yazdım (bu listede de çok daha fazlası yazılabilirdi).
  1. Erkeklik, her yere, herkese sinmiş erkeklik,
  2. Matah bir şey yapıyormuşuz gibi övülen son dakikacılık (‘Alman gibi başla, Türk gibi bitir’ lafına sığınarak bitirilen işlerin aslında bir boka benzememesi),
  3.  Atalarımız falan her mevzunun içinde ama çoğunlukta zerre kadar tarih bilgisinin olmaması,
  4. Karadenizli müteahhitler. Yaptıkları her şey… 
  5. Savaş borazanları, borazancıları; savaşmaktan başka bir şeyi bilmeyen, üstelik aslında ondan bile anlamayan, iktidar ve gerilla şahinleri
  6. Sıra kendilerine geldiğinde zalim olma fırsatını tepmeyenler,
  7. Her fırsatta gündelik faşizmin yılmaz bekçiliğini oynamak, mahallenin muhtarları, gek gek dolanan esnaf, 
  8. Gazeteciliği bir kenara bırakıp öncelikle ‘self-promotion’ yapan tipler (O kadar çoklar ki!)
  9. Beş dakikada, ikinci defa düşünmeden yazan ‘köşeciler’, bunları tüketen, paylaşan okurlar…
  10. Hayat Bilgisi dersinde bile bize ‘Turist döviz getirir’ diye öğretilmiş olması, yabancılarla para üzerinden ilişki kuran bir toplum olmamız,
  11. Bu toplum, merttir, misafirperverdir, odur budur diye şişinmeleri her gün ama her gün boşa çıkaran onlarca olayın çıkması,
  12. Net: Güce tapan bir toplum olmamız,
  13. Sağda, solda, faşistlerin ve sosyalistlerin arasında, kazananın kayığına binmek isteyenlerin sayıca hep daha çok olması,
  14. Gazetecilik gibi mesleklerin (çoğu zaman hakkıyla) günah keçisi yapılması ama mimarların, mühendislerin, doktorların, bilimum meslek erbabının genelde boş beleş iş yapmalarına rağmen etrafta kasım kasım dolaşmaları,
  15. Bu da net: Yalanı seven bir toplum olmamız
  16. En okumuş yazmışlarımız arasında bile ‘entel’in bir küfür olması, birazcık kafa patlatana dudak bükülmesi,
  17. Son üç-beş yılda kristalleştiği üzere vicdan yoksunu olmamız,
  18. İktidar cenahında her konuda ama her konuda görüş bildirenlerin, herkesin şahit olduğu haksız bir uygulama sonrasında ölü taklidi yapması, sonrasında iktidarın açıklamasına göre pozisyon almaları; toplumu iki kutba ayıranların iltifat görmesi, baş tacı edilmesi
  19. Vergi kaçırmacılık,
  20. Doğayı talan etmenin milli sporumuz olması,
  21. Tek adamcılığa teşne bir toplum olmamız, demokrasiden aslında zerre hazzetmememiz, 
  22. Her kesimimize sinmiş riyakârlık 
  23. Hayatın, kendi hayatlarımızın bile kıymetini bilmeme, (isteyen işlek bir kavşakta, ışıkları beklemeden karşıya geçenleri sadece iki dakika incelesin),
  24. “Batının ahlakını almayalım” diyenlerin çoğunun on numara ahlaksız olması, ahlakı kendilerinin başkalarına dayattığı bir şey olarak algılamaları
  25. “Batının teknolojisini alalım”cıların aslında çoğu zaman teknoloji hırsızlığından bahsetmeleri, bahsetmekle kalmayıp yapmaları 
  26. Ücra köylerde, kasabalarda, ev içlerinde, yurtlarda, okullarda ufacık çocukları taciz edenlerin, tecavüzcülerin cezasız kalması… 
  27. Tacizci tecavüzcüleri koruyan, ses çıkarmayan, “bizdendir, konuşmayalım”, “kol kırılır yen içinde kalır” diyenlerin sesinin diğer herkesi bastırması, 
  28. Az sonracılık…
  29. Ülkeyi sendikasızlaştıranlar, emeği parça parça edenler, taşeronlaştıranlar,
  30. Tacizcilerin de onları koruyanların da hatta onları kınayanların da her şeyi kısa sürede unutması, 
  31. Zaten her şeyi unutmamız, matah bir şey yapıyormuşuz gibi ciğeri beş para etmez insanların iki lafına atlayarak gündemden gündeme koşmamız,
  32. Çalışmadan yükselmenin kitabını yazanlar… Sistemin bu kitabın yazılmasına izin vermesi… 
  33. Kendilerini ‘güçlülere’ kiralayanlar, kullanışlı aptallar,
  34. Yaptıkları hiçbir siyasi analiz doğru çıkmadığı halde yazıp çizmeye devam eden, liberali, sol liberali, sosyalisti abiler ablalar… 
  35. Adaletsizlik,
  36. Eleştirmeyenler, biat edenler, biat ederek nemalananlar, biat etmeyi bir işmiş gibi gösterenler,
  37. Şiirden, operadan, danstan, tiyatrodan yani azıcık zahmetli kültürden hazzetmemeyi bir işmiş gibi uluorta bağıranlar,
  38. Cinsellikten korkmak, bunun için dini ahlakı vs’yi öne sürmek ama söverken ana avrat bırakmamak, aslında kafada, hayallerde de ana avrat bırakmamak (meğer ki bir fırsat çıksın)
  39. Düğünler harici dans etmemek,
  40. Cemal Süreya’dan ödünç: “Efedirler, Nazilli'de Uzunçarşı onlarındır törenlere madalyalarla katılırlar / ama yük kamyonları Denizli'den geçerken plaka değiştirir
  41. Askeriyle siviliyle vesayetçilik,
  42. Halk halk diye cahilliği baştacı edenler,
  43. Bugün bile henüz kurtulmamışken yarın yokmuş gibi yaşamaya çalışan orta sınıf gerginliği, 
  44. Aynı anda hem çapsız hem kompleksli olanların hakimiyeti…
Bu ülke ayakta duruyorsa, yukarıdaki sebeplere aldırmadan işini yapanlar sayesinde duruyor. 

1 yorum:

Sen ne dersin?

yeşil sos niye bitti?

Şehrin merkezinde çok iyi bir patatesçi var. Merkezde ama azıcık da saklanmış bir yerde; oralardan geçiyorsam bazen uğruyorum. Kuyruktaki tu...