beyaz yakalı kadını, ofisinde en çok mutlu eden nedir? Tereddütsüz tek yanıtı var bu sorunun: Kendisine bir çiçek gönderilmesi. Reklam veya halkla ilişkiler işindeyse bu söz konusu beyaz yakalı kadın, sık sık sevinmeyi umabilir. Çünkü boy boy çiçekler, bu sektörlerde kartvizit yerine geçiyor. Kişi kendini öyle kuru kuruya hatırlatamıyor tabii. Unutma beni kartvizitini, unutma beni çiçeğiyle göndermek zorunda.
Açık ofiste yan tarafımıza taşınan reklam bölümünün kadınlarına (ve erkeklerine de)gelen çiçekler makul sınırı bile aştı. Etraf çiçek bahçesi gibi, kadınlar çaktırmadan kime ne kadar çiçek geldiğini sayıyor, kendilerine de her çiçek getirildiğinde, hayıflanıyor gibi yaparak "yine mi çiçek" diyip dudaklarını büküyorlar. Ama tabii, artı bir... Bu arada, evet, doğru, kimse kimseyi unutamıyor...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
yeni usul
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...

-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
Doğup büyüdüğüm şehrin hiç görmediğim bir mahallesindeyim. Bir berber dükkânında… Neredeyse ekim geldi ama hava halen çok sıcak. Uy...
-
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...
-
İki hafta evvel, “daha sonra devam ederiz” diyerek Şerif Mardin ile Mete Tunçay’ın okuma listesine girmiştim. Bir düşününce, o zaman bil...
-
Devlet para arıyor. Dönüyor dolaşıyor parayı aynı yerden, aynı kişilerden alıyor. Bir hayrım dokunsun, edebiyat tarihinden bir ‘inovasyo...
-
Bazen bir kitap çıkıyor, içeriği ağır mı hafif mi, dili işlek mi koyu mu demeden, fısıltı gazetesiyle binlerce satıyor. Bu sene Kolektif...
-
Bir diktatörün oğluysanız şu boktan resimleri yapıp, insan içine hiç de utanmadan çıkarmaya hakkınız vardır. Seyfülislam Kaddafi yarı zamanl...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?