ABD’li bir yazarın kaleminden çıkan Türkiye analizini iki kere okumayı alışkanlık edindik. Biraz meslek hastalığı, biraz da “hakkımızda yine ne demiş, övmüşse niye övmüş, dövmüşse niye dövmüş” diye sürekli kıpırdanan yerel telaşlardan olsa gerek. Bu kıpırtıya yersiz demek de haksızlık olur hani; kime baksan bir lobiyle, bir grupla bağlantılı çıkıyor. Bağlantılar bu zatların kendisini bağlar da, yazılanlar tatsız tuzsuz, vasat ve tekrardan ibaret fikirler... Sıkılıyorsunuz sonuçta.
Blogda daha önce bir iki defa yer verdim, yine bahsedeceğim. New York Times’dan Roger Cohen, ABD’li yazarlar klasmanında, adil ve ölçülü olmayı beceren az sayıda isimden biri (tabii “bence öyle” demeli, azimle arayan onun da birileriyle bağlantısını çıkartır mutlaka.) Bugün de Türkiye’yi ne abartan ne yerin dibine geçiren, ABD ve AB ile ilişkilerinde hakkını gereğince veren bir makalesi yayımlandı. Davutoğlu’nu özellikle seviyor belli, bizim Dışişleri Bakanı’nı bir düşünür pozisyonuna oturtuyor. Örneğin bu makalede kullandığı “Davutogluizm” ifadesine hem Türkiye hem de dünya basını ilk defa şahit oluyordur herhalde. Ama aynı Davutoğlu’nun örneğin şaibeli seçimlerin hemen sonrasında İran’la sorgusuz sualsiz yakınlaşmasına da prim vermiyor.
Her neyse, üslubu da epey renkli olan Cohen’in bugünkü yazısını tavsiye ederim. Geçmişte yazdıklarını da. Sizi tekrara boğmayan, çocuksu fikirleriyle sıkmayan bir ABD’li yazar arıyorsanız, buyurun.
Bu arada söylemeden de geçmeyeyim, Davutoğluizm, kelime olarak çok rahatsız edici. Akım oluşturmak için talihsiz bir soyadı.
takalar geçiyor yükle yürekle / takalar geçiyor emekle dolu / günlük güneşlik kıyılarda kopmuş / denizlerde Anadolu
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
çok uzakta bir ülke
Lefter'den fragmanlar izledim. Sevdiğim bir konu, merak ettiğim bir figür, filmi de kesin izlerim. Ama filmin iyi kötü olmasından bağıms...
-
Bir film seyretmeye gitmiş, orada da aşık olmuş işte. Ekranda beş saniyeliğine gördüğü çocuğa… Eski zaman; internet yok, sosyal medya yok, s...
-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
Lefter'den fragmanlar izledim. Sevdiğim bir konu, merak ettiğim bir figür, filmi de kesin izlerim. Ama filmin iyi kötü olmasından bağıms...
-
29 Ekim 2023'te Gazete Duvar'da yayımlandı. 1. İlkokulda, ortaokulda, daha kalemi neredeyse ilk elimize aldığımızda, kompozisyon y...
-
İki hafta evvel, “daha sonra devam ederiz” diyerek Şerif Mardin ile Mete Tunçay’ın okuma listesine girmiştim. Bir düşününce, o zaman bil...
-
"Evrenin hiçbir parçası tek başına değil, hiçbir şey tek bir yöne akmıyor. Biz insanlar, gizli ya da açık, geçici ya da kalıcı bağlarda...
-
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...
iç siyasette basiretsiz olsalar da dış siyasette hayli iyi şeyler yapıldığını düşünüyorum...kızı üni.'den arkadaşım,tanıdığım en naif,güler yüzlü insan.çok akıllıdır da, psikoloji-tarih çap yaparak bitirdi, harvard'a başvuracaktı son görüştüğümde...öyle bir kız yetiştirdiği için ayrıca takdir ediyorum o adamı.
YanıtlaSil