amerikan saati
ABD Milli Savunma Konseyi Personel Şefi Denis McDonough’nun odası... Duvardaki kırmızı dijital saat dünyanın dört bir tarafındaki (lafın gelişi öyle, aslında tek bir tarafındaki) kritik noktaların yerel saatini gösteriyor.
Kabil’in saati.
Bağdat’ın saati.
Yemen’in başkenti Sana’nın saati.
Kudüs’ün saati (ki isim plakasında parantez içinde bir de Rahm yazıyor, İsrail’le güçlü bağları olan Beyaz Saray Personel Şefi Rahm Emanuel’e ithafen)
Ve Tahran’ın saati, unutmadan.
McDonough’nun bir küçük şakası, memleketi Stillwater’ın (Minnesota) saati de işliyor duvarda.
Ama Londra yok, Berlin yok, Paris yok, Tokyo yok, Moskova yok, Pekin yok, Yeni Delhi yok, Canberra yok, yokoğluyok... Bu arada Ankara da yok.
Yılmaz Özdil sularında daha fazla ilerlemeden not edelim. Bu duvar ABD perspektifinden dünya ahvalini yeterince anlatıyor herhalde. Her şeye gönülsüz Avrupa gündem dışı, ABD de kalanıyla iş görmeye gönülsüz. Çin zaten kendi işinde gücünde. Moskova? Geçelim bir kalem.
Giderek ufalıyor Amerikan dünyası. Kabil’den de çıkarlarsa Atlantik’in beri yanına geçecekler. Daha önce yapmışlıkları yok değil.
Saat mevzunu Cohen’in yazısında okudum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
zamanım yok
O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...
-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
Biz Bağışladığın özgürlüğe yeğdir biçtiğin zından sonsuz güzelleşecek dünya biz kurduğumuz zaman senin verdiğin umudu ...
-
"(...) Yani bir eskrim sporu niye var diye soruyorduk Konservatuvar’a girdiğimizde. Niye eskrim diye ders var? Rahmetli Sait Tayla çok...
-
Melvyn Bragg’ın ‘In Our Time’ podcast’ında Hititler bölümü ... Üç akademisyen (ki biri Bilkent’ten İlgi Gerçek) oturup konuşuyor Bin tanrılı...
-
İranlı bir kadının işlettiği bir kafedeyim. Bir ay önce yine buraya gelmiştim. Verdiğim siparişi hatırladı: Çırpılmış yumurta ve Americano (...
-
Javaplein'deki kütüphaneye geldim. Birkaç Türk oturmuş, kütüphanenin orta yerinde siyaset konuşuyorlar. Yaşlıca bir adam "Türkiye’...
-
O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?