tahrir'de iyi londra'da ayıp



İşte şimdi ince bir çizginin üzerindeyiz.

Liberal (hatta sol liberal) Independent, Londra isyanlarıyla beraber, blogger'ı Jody McIntyre'yle ilişkisini kesti.

Çok kısa anlatayım:

Kendini gazeteci ve siyasi aktivist diye tanımlayan McIntyre olayların başından itibaren heyecanlı tweet'ler attı; atmaya devam ediyor.

Bir tweet'inde şöyle diyordu örneğin: Tottenham'da yaşananlardan ilham alın ve kendi mahallenizde ayaklanın.

Ya da şu: Tottendam'daki vahşi başbelalarını kınıyorum. Yani üzerinde 'Metropolitan Polisi' yazan üniforma giyenleri.

Ve şu: Polis insanlara her gün eziyet ediyor. Siz de benim Tescos'a ve T-Mobile'a sempati duymamı bekliyorsunuz.

Independent hiç beklemedi, blogger'ın yazılarına son verdiğini açıkladı. Kendini özgürlükçü diye tanımlayan gazetenin demek istediği özetle şu: Gazeteci bir isyanı destekleyemez, düzeni değiştirmek için yayın yapamaz, hiç kimseyi ayaklanmaya teşvik edemez.

Bütün bunlar doğru ve geçerli kurallar olabilir. Ama İngiltere basını, insanları Tahrir Meydanı'nda ayaklanmaya çağıran Mısırlı (ve Tunuslu ve Libyalı ve Yemenli ve Bahreynli ve Suriyeli) gazetecilere övgüler düzerken de bu kurallar geçerli değil miydi?

Pardon, Robert Fisk nerede yazıyordu? Independent'ta değil mi?

Independent o ince çizginin öteki tarafına geçti.

Kaynak: The Media Blog


Jody McIntyre'nin twitter hesabı ve Life on Wheels isimli blogu






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

oktay opaz

Ben Octavio Paz demiştim; yanlış anlaşılma işte, karşıdaki Oktay Opaz dediğimi sanmış. Öyle de yazmış.  Düzelttik sonra.  Ya Oktay Opaz? Sen...