flanders ovası çocukların yuvası




In Brugge’u seyredenler bilir. Colin Farrell’in oynadığı suikastçı (ismi Ray’di), şehirden nefret ediyordu. Ne romantik köprüler ne de o bin yıllık sessizlik, Belçikalılar’a hababam sövüp duran Ray’in ilgisini çekiyordu. Zaten adam herhangi bir şeyden etkileniyordu denemez ya. Çocuklar hariç…

Suikastçi Ray, geçen hafta sonu Brugge’de yaşananları bilseydi, küfür dağarcığımızı daha da zenginleştirirdi herhalde. Şöyle ki, yüzlerce insan meydanda toplanıp birkaç yıldır ardı ardına gelen yargı kararlarını protesto etti. Bu kararlar, kreşleri birer gürültü yuvası sayıyor; hafta sonlarıyla, okul tatillerinde çocukların orada bakılmasını yasaklıyor.

Brugge ahalisinin çocuk gürültüsünden belli ki sıtkı sıyrılmış. Kreşe komşu evlerde yaşayanlar “çekemem kardeşim” diye doğrudan yargıya başvuruyor. Çoğu yargıç da “gürültü yapmayın, gidin evinizin önünde oynayın” şeklinde karar veriyor. Yani ya kreşleri belirli günlerde kapatıyor ya çocukların dışarıya çıkmasını yasaklıyor ya da izolasyon zorunluluğu getiriyor. Hepsine birden hükmeden yargıçlar da mevcut.

Her neyse, liberal Open VLD partisinden iki parlamenter (Mercedes Van Volcem ve Ann Brusseel) bu gidişe dur demek için kolları sıvadı. Parlamentoya kanun teklifi verdi. Teklifte özetle şöyle deniyor: Çocukların oyun sesleri gürültü sayılmamalı; ambulans sireni ve kilise çanı kategorisine sokulmalı, yani gürültüye kafası bozulan soluğu mahkemede alamamalı.”

Konu güzel, kanun teklifi enteresan. Türkiye’de akla hayale gelmezdi herhalde. Ama hükümet kurmada ittifak sağlayamayan Belçika parlamentosunun bu teklif için ne yapacağı şüpheli. Ama ben uyarayım yine de: Farrell’in suikastçisi Ray çocuklara kast eden bu kararları duyarsa, Brugge’de taş üstünde taş bırakmaz. Zaten adam ne tarihi ne de köprüleri takıyor.

Kaynak: De Morgen

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

zamanım yok

O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...