yalancılar kayıt altına


Bu aralar yalanlarla yürüyoruz. En üst düzey siyasetçiler gözümüzün içine baka baka yalan söylüyor. Her zaman böyleydi, tamam da, bu denli pervasız hiç olmamıştı sanki. En basiti Dolmabahçe'deki cami.  Ayrıntıları biliyorsunuz...

Bundan sonra ne olacak peki? Hiç söylenmemiş gibi mi davranacağız? 

Newsroom'un ilk sezonundan dördüncü bölüm tam da bu konuyu işler. Mesele Obama'nın Hindistan gezisi masrafları. Birdenbire ortaya çıkan bir haber, gezinin ABD'ye günlük 200 milyon dolara patladığını söyler. Kaynak yok, kanıt yok, sadece bir cümle... Bu da ülkenin kadrolu faşistlerini azdırmaya yeter. Obama'nın vatandaş parasıyla sefa sürdüğü üzerine sayfalarca yazılıp çizilir, yayın yapılır.  

Müdahale gecikmeli de olsa Newsroom'dan gelir. Anchorman Will McAvoy ve ekibi konuya el atar ve iddianın asılsızlığını kanıtlarla çürütür. Haberi kapatırken, McAvoy, konuyu en çok harlandıran üç kişiye, Temsilciler Meclisi üyesi Michelle Bachmann ile iki ünlü neocon radyocu Glenn Beck ve Rush Limbaugh'ya atfen şunları söyler: 

"Halka bile isteye ve sadece kendi çıkarlarını gözeterek yalan söylediler. Bu kişiler bundan sonra tıpkı cinsel tacizciler gibi yasalarca kayıt altına alınmalı ve hayatlarının sonuna dek isimleri önce bu yalanla anılmalı."

Dizi belki, kurgu murgu ama söylenmesi gereken bazen tam da bu. Yoksa unutuyoruz. 

Bu arada, Newsroom çok eleştirildi ama söz konusu dördüncü bölümün finali bence en iyi kapanışlar arasına girer. Mevzu Kongre üyesi Gabrielle Giffords'un vurulması. Eşlik eden şarkı Coldplay'den Fix You. Yukarıda izleyebilirsiniz. 

4 yorum:

  1. Mevzubahis Newsroom olunca daha da iyileri olacağı inancı/beklentisi ile "en iyisi" demek riskli olsa da, benim de en çok etkilendiğim final kesinlikle 4. bölüm sonuydu. Fix You'nun soundrack'sel şahaneliği de ister Oc ister Newswoom'da olsun bence yadsınamaz.

    Alakasız ama rahmetli Mehmet Ali Birand'ın ilk gelen ve o zaman için gerçek olmayan ölüm haberi sonrasında yaşadığına dair gelen twitle ilk aklıma gelende bu bölüm sonu olmuştu.

    YanıtlaSil
  2. çok haklısınız, hatırlattığınız için de teşekkürler. Ben gündemden hareketle yukarıdakilerden bahsettim ama bölümün en önemli cümlesi "o bir insan, öldüğünü gazeteci değil doktor bildirir"di. Çok yaşadık biz de bunu. Daha da yaşayacak gibiyiz. Medyanın elinden değil sadece, haberi ilk duyurmak isteyen twitter ahalisi yüzünden de.

    YanıtlaSil
  3. Dediğiniz gibi "İlk benden duyun" hevesi, bizi ileride epey haberle sınayacak. Gerçi instagram'da fotoğrafı ilk beğenen olma hevesine sahip epey kalabalık ve anlamsız bir kitle varken, haber hevesinde ilk olma gayesi biraz da olsa anlaşılabilir.

    Konu Newsroom'dan açılmışken,çoğu kişiyle ortak olan temennimi de yazmak isterim. Umarım 2. sezon ilk bölümde occupywallstreet'e giriş yapan haber ekibi, bir şekilde gezi olaylarını da değinir.

    ps.ilk yorumama istinaden, ayırmayı unuttuğum "de" için özür dilerim.

    YanıtlaSil
  4. :) estağfurullah ne özrü, hızlı yazarken elden çıkıyor öyle, ben de çok yapıyorum.

    newsroom girebilir gerçekten de gezi olaylarına ama herhalde gelecek sene. sorkin'in ne diyeceğini merak ederim. üstelik west wing'den biliyoruz, türkiye'den konuşmayı da sever

    YanıtlaSil

Sen ne dersin?

zamanım yok

O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...