otları çoktan biçtik

Bir romana daha güzel isim olabilir mi: Otları Çoktan Biçtik… Ben de bu isimle bir roman yazmak isterdim. Başka talibi varsa elini korkak alıştırmasın, Gabo Amcasından bir hediye olarak kullanabilir. Çünkü böyle bir roman var ama yok; yok ama aslında var… Hiç yoksa, harika bir hikâyesi var…


(...) Olduğumdan da sıska ve solgundum, annemler fazla çalışmanın etkilerinden kurtulabilmem için -mektuplarında öyle yazıyordu- beni Sucre’ye çağırdılar. El Universal daha da ileri giderek, veda yazısında beni son derece yetenekli bir gazeteci ve yazar olarak kutsadığı yetmezmiş gibi, başka bir yazıda da benim olmayan bir ada sahip, var olmayan bir romanın yazarı olduğumu iddia etti: Ya cortamos el heno (Otları Çoktan Biçtik). Bunun yeniden romancılığa dönmek gibi bir amacımın kesinlikle  olmadığı bir ana denk gelmesi daha da tuhaftır. Hector Rojas Herazo, tartışmalarımızı zenginleştirmek için daktilosunda yazı yazarken icat ettiği, tepeden tırnağa Latin Amerikalı hayali yazar Cesar Guerra Valdes’in bir katkısı olarak bu adı icat etmişmiş aslında. Hector kente taşındığında El Universal’de Cartagena’ya geldiği haberini yayımlamış, ben de ‘Nokta ve Satırbaşı’ adlı köşemde ona selam ederek, uyuyan bilincinden çıkartacağı özgün ve dev bir anlatıyla üzerindeki tozu silkeleyeceğini umduğumu dile getirmiştim. Nerede ve nedendir bilmiyorum ama, romanlarımın üzerine yazılan bir denemede güzel adını Hector’un icat ettiği bu hayalî romandan, yeni edebiyatın başyapıtlarından biri olarak söz edildi. 


Gabriel Garcia Marquez, Anlatmak İçin Yaşamak, Can Yayınları (Çeviri: Pınar Savaş)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

ilk burdurlu

A. ile bir kafeden çıkmıştık ki, aceleyle dönüp bir şey unuttum mu diye masanın üzerine bir daha baktım. Unutmamışım. O sırada yanımızda bir...