Bir kafede yan masa. İki adam konuşuyor:
“Gideyim mi abi?” dedi genç olan.
“Dakika düşünme” dedi abi. “Direk ‘sous-chef’ olarak başlıyorsun. Parası da güzel. Kaçmaz!”
“Haklısın abi” dedi direk sous-chef. İki kahve söyledi; biri filtre, biri americano. Sigara çıkardı, abisine tuttu, ikisininkini de yaktı.
“Haklısın abi” dedi direk sous-chef. İki kahve söyledi; biri filtre, biri americano. Sigara çıkardı, abisine tuttu, ikisininkini de yaktı.
“Yarın beraber gidelim mi otele?” diye sordu sonra. ‘Arkadaşlarını görürsün, 'roof’ta takılırsın.”
Abi geniş geniş güldü. “Oğlum o otelde vururlar beni. Başıma ödül var.”
“Hayırdır abi” dedi direk sous-chef. Endişelenmiş miydi biraz? Abinin ipiyle kuyuya inecekti de, ip çürük müydü yoksa?
“Mutfak” dedi abi. “Mutfak sır saklamak için fazla küçük. Anladın?”
“Nasıl ya, anlamadım” dedi direk sous-chef.
“Anlarsın oğlum, anlarsın” dedi abi. “Hele bir işe başla.”
Kahveler geldi. ‘Filtre’yi abi aldı. Filtresiz konuştu sonra:
“Adamı taşaklarından asıyorlar o mutfakta. Gözünü dört aç! Ama parası güzel. Kaçmaz!"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?