memlekette tuhaf zamanlar

Epey uzun süre çalıştım, nihayet çıktı. Memlekette Tuhaf Zamanlar’ şimdi okurun önünde, umarım sevilir. 

Benim öteki blogun, Tuhaf Zamanlar’ın mahsulü gibi duruyor ama aslına bakarsanız, o blog kitabı yazarken ihtiyaçtan doğmuştu. Bir yandan, buradaki ‘iş’ içeriğini (ne demekse artık) oraya kaydırdım. Hatlar birbirinden ayrılsın istedim. İyi mi yaptım, kötü mü yaptım bilmiyorum, nihayetinde yaptım. 


Bu blog için de çalışmıyor değilim. Bu evin de bir mahsulü olsun istiyorum. Belki birden de fazla…


Bakalım.


PS: Bu güzel kapak Cüneyt Çomoğlu'nun işi.

4 yorum:

Sen ne dersin?

zamanım yok

O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...