çok uzaklarda, gün ortasında
Gazeteler ölecek mi ölmeyecek diye konuşaduralım, basın hâlâ işe yarıyor. Bu sene Hindistan’da bir haber dergisi, Tehelka, devletin gün ortasında şiddetini belgeleyerek Hindistan IPI’nin (International Press Institute) gazetecilikte mükemmeliyet ödülünü kazandı. Ülkenin kuzeydoğusundaki Manipur eyaletinde, ayrılık yanlısı gruplar yaklaşık 30 yıldır hareket halinde. Tahmin edersiniz, hem devlet hem de halk diken üstünde. Başkent Imphal’ın sokakları sıkıntılı.
Gelelim ödülü hak eden habere. Uzun zamandır bu denli açık şiddet fotoğrafı görmemiştim. Olmadığından değil, çekilemediğinden elbette. 23 Temmuz 2009’da polis, Eyalet Meclisi’nin 500 metre ötesinde, önce kalabalığa ateş açıyor, sonra da eski bir terörist olduğunu düşündükleri genç bir adamı, Chongkham Sanjit’i çevreleyerek, apar topar bir dükkâna sokuyorlar. Bütün bu olaylar sırasında polise hiç karşı koymayan genç adamın ölü bedeni çıkıyor dükkândan.
Oradan geçen birisi yaşananları dakika dakika fotoğraflıyor ve Tehelka’ya veriyor. Polisler o kadar umursamaz ki, fotoğrafçıyla ilgilenmiyorlar bile. Sonuç: Her şeyi apaçık gösteren fotoğraflar, polislerin sonunda yargılanmasını sağlıyor.
Çok uzak, çok alakasız gibi gelebilir. O kadar değil. Birkaç isim sıralayayım: Uğur Kaymaz, Engin Çeber, Festus Okey… Herkes görmüştü. Ne oldu?
Özellikle sondaki fotoğrafların rahatsız edici olduğunu hatırlatırım.
Haberin tamamı burada
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
eve dönmenin yolları
Bir yaz sabahı Haydarpaşa’dan kalkan Toros Ekspresi’ne atlayalı neredeyse 20 yıl olmuş. Hep otobüsle kat ettiğim İstanbul-İskenderun güzergâ...
-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
The Village from Pedro Sousa | visuals on Vimeo . Arkadaşlarım bir bir tatile gidiyor. Öyle tatil köyü, otel motel sevmiyorlar. Küçücük kö...
-
Bir yaz sabahı Haydarpaşa’dan kalkan Toros Ekspresi’ne atlayalı neredeyse 20 yıl olmuş. Hep otobüsle kat ettiğim İstanbul-İskenderun güzergâ...
-
Bu piyano, bu ses, bu söz... Bir dünya. Fısıldaşın dalgalar. Pıçıldaşın lepeler...
-
Dağ başında bir bakkal dükkânı. Muz ve incir tezgâhlarının yakınında. Dışarısı kavruluyor, içeride klima serinliğinden burnunu çıkarmak iste...
-
Ken Loach'un son filmi 'Old Oak'unu daha seyredemedim, gerçek anlamda son filmiymiş meğer. 87 yaşında. Kendisi açıklamış. Aslınd...
-
Eski defterlerimden birine not almışım: Telefonun çalmıyorsa bil ki benim. Jimmy Buffett... Kimdir bu adam? Tamam havalı bir laf da, niye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?