Bir film seyretmeye gitmiş, orada da aşık olmuş işte. Ekranda beş saniyeliğine gördüğü çocuğa… Eski zaman; internet yok, sosyal medya yok, soracak kimse yok. Kimseye sorası da yok. O çocuğu kendine saklamış. Ama ne zaman bir Fransız filmi gelse koşa koşa seyretmeye gitmiş. Belki bir daha görürüm diye… Görememiş ama kaderin cilvesi işte, gitgide bir sinefil olmuş. Godard’ı bana o anlattı. Truffaut’yu pek sevmez ama onu da anlattı. En sevdiği Varda’yı da. Çocuğu hangi filmde gördüğünü söylemedi ama benim bir tahminim var. 
beş saniye
Kaydol:
Yorumlar (Atom)
beş saniye
Bir film seyretmeye gitmiş, orada da aşık olmuş işte. Ekranda beş saniyeliğine gördüğü çocuğa… Eski zaman; internet yok, sosyal medya yok, s...
-
Dağ başında bir bakkal dükkânı. Muz ve incir tezgâhlarının yakınında. Dışarısı kavruluyor, içeride klima serinliğinden burnunu çıkarmak iste...
-
Yeni yıl yeni kararlarla gelir. Azaltmak, azalmak, ferahlamak… Kararlar alırız. Bozmak için. Bu kararlar için tonla makale yazılır. “Haya...
-
Joe Biden’ın başkan olduğu günden bir fotoğraf kaldı. Bernie Sanders’ın fotoğrafı. Herkes onu konuşuyor. Fotoğrafın interneti ‘kırmasının’...
-
Kaliforniya’da bir yer. Yıllar evvel. Adamın birinin posta kutusuna, fiziki posta kutusuna yani, bir mektup geliyor. Polis ceza kesmiş. Kame...
-
Instagram’da bu reklama rastladım. Evet, hâlâ ve illa kâğıt kalemle not alıyorum; fırsat buldukça da kâğıt kalemle çalışıyorum; çünkü daha i...
-
Japon yönetmen Yasujiro Ozu, ‘Ohayo’yu (‘Good Morning’ olarak da biliniyor) 1959’da çekmiş. Ben geçen hafta izledim. 59 yıl sonra. O...
-
" (...) Molinos (şüphesiz bu sınıflandırmayı kullanan ilk kişi o değildir), sessizliğin üç derecesini ayırt eder: Ağzın sessizliği, zih...