yazmak zor



Bizim meslekte, sanırım, iki tür insan var. Yazarak ilerleyenler, okuyarak ilerleyenler… İlki her duyduğunu, okuduğunu, gördüğünü not alıp, sonra notlarını birleştiriyor; diğeri önce her şeyi okuyor, araştırıyor, bir yerlere kaydediyor, ardından oturup baştan yazıyor. Ben hep ilki gibi olmak isterim, ama niyeyse kendimi sürekli ikinci şıktayken yakalıyorum.

Daha geçen gün, zamanı dar bir arkadaşıma bilmiş bilmiş şunları anlatıyordum: “E. H. Carr’ın, ‘Tarih Nedir?’de tarif ettiği çalışma yöntemini severim; Carr der ki, ‘ben kitaplarımı, her şeyi okuduktan sonra oturup yazmam, ilk öğrendiğim şeyden yazarak başlarım, sonra yazı da kendi yoluna girer.” Tam böyle değilse de, buna benzer bir şeylerdi işte… Düşününce, o koca koca kitapları yazmak başka türlü mümkün olmazdı herhalde.

Zor bir Cumartesi bitti. Bu defa çok güçlük çektim yazarken. Konsantre olamadım, olamadıkça yazacaklarım da gözümde büyüdü. Zaten özel bir haftaydı, konu netameliydi, çok fazla malzeme vardı, onları elemek de sıraya koymak da ayrıca problemliydi.

Her sene bir iki defa böyle oluyor. Her olduğunda da, kendimi aynı şeyleri düşünürken buluyorum. Carr’ın dediğini yapayım artık, diyorum, ama sonra unutuyorum hemen.

4 yorum:

  1. tekrardan selamlar.
    newsweek'teki haberleirnizi yazarken hangi aşamalardan geçtiğinizi, ne yollar kat ettiğinizi, neler okuduğnuzu yazıyorunz arada. benim çok hoşuma gidiyor. okuduğum yazı yazılırken ne tür aşamalardan geçtiğini bilmek, gazete yazarlığı açısındn ilginç örnekler verebiliyor. sizdne ricam bu tür yazılarınızı çoğaltmanız. biliyorum bloggerlık zor iş. o kadar yazıyorsun, kaç kişi okuyor diye hayıflanıyorsun. zaten haftalık yazman gerekn yığınla şey varken, ir de oturup bunlar yazmak daha da bunaltıcı oluyor. ama bence harika çalışmalar da çıkaibliyor.
    kolay gele...

    YanıtlaSil
  2. arada yazıyorum, evet, ileride de yazarım herhalde. eğlenceli olabiliyor bazen. ilginiz için çok teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  3. Yenal izin ver senin nasıl çalıştığını bir gün ben yazayım :))

    YanıtlaSil
  4. yaz ama pek sıkıcı bir konu değil mi bu :)

    YanıtlaSil

Sen ne dersin?

ilk burdurlu

A. ile bir kafeden çıkmıştık ki, aceleyle dönüp bir şey unuttum mu diye masanın üzerine bir daha baktım. Unutmamışım. O sırada yanımızda bir...