İstediğimiz an rüya görebilseydik, yine de film seyreder miydik?
yazma lüksü
Defterine yazanlar... Sanırım daha önce de yazmıştım, ben en çok onları seviyorum yazanlar arasında. Defter alanları, defter arayanları...
Türkiye’de artık defter pahalı. Hep pahalı olan defterler ise artık çok çok pahalı. Kadıköy'de Moleskine bulamadım, satmıyorlar. Çok pahalı. Bunu bana anlatan tezgâhtar esefle, hatta büyük bir üzüntüyle söyledi. "İyi defter çok pahalı bir şey artık" dedi. Lüks. Sanki tüm o defterlerin içine yazılan her şey başka bir yere yazılamayacakmış gibi üzüntüyle söyledi bunu.
Elbette başka yere de yazarlar. Yazmak isteyen kesekâğıdına da yazar. Ama şunca bir şeyin lüks olmasını geçtim, anlı şanlı Kadıköy çarşısında girip çıktığım hiçbir yerde Moleskine bulamamak, birçok şeyin de artık bizden geçtiğini göstermiyor mu? Alamamak için bile lüks defter yok.
PS: Akmar Pasajı'ndaki Kapadokya Kırtasiye'de ucuz ve güzel not defterleri buldum.
evrenin hiçbir parçası tek başına değil
"Evrenin hiçbir parçası tek başına değil, hiçbir şey tek bir yöne akmıyor. Biz insanlar, gizli ya da açık, geçici ya da kalıcı bağlarda...

-
Mahallede dolaşırken, elektrik idaresinin kutusunun üstüne bırakılmış bir kâğıt tomarı gözüme çarptı. Karşı taraftan, Müslümanca bir sakal...
-
Eski defterlerimden birine not almışım: Telefonun çalmıyorsa bil ki benim. Jimmy Buffett... Kimdir bu adam? Tamam havalı bir laf da, niye...
-
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...
-
Bugünler geçtikten sonra, insanlar bugünlere dair hikâyeleri dinlemek isteyecek mi acaba? Sokağa çıkmak zorunda kalan işçiler, insan...
-
Instagram’da TBT var hani, throwback thursday. Eski fotoğrafları paylaşmanın bahanesi. Bu aralar daha da arttı TBT’ler, malum, çoğu...
-
Dağ başında bir bakkal dükkânı. Muz ve incir tezgâhlarının yakınında. Dışarısı kavruluyor, içeride klima serinliğinden burnunu çıkarmak iste...