Parmaklarımın ucunda… Sanki bir göz, harflere bakan. Kaleme klavyeye dokunduğumda bir yangı. Sayfaya pul pul dökülürken hücreler, zihnimde cisimlenen dünya. Orada pencereler, peterpanlar, periler; orada kayıtsızlar, tutarsızlar, zalimler. Silinenler, yer değiştirenler, “bana yer aç” diyenler… Kendini tarif ettiren hayat. Bir evi o iki harf yan yanayken daha iyi anlıyorum. Harfler, yuvanın da yuvası. Kalemim, bir duvarcı ustası. Ve bir göz, parmaklarımın ucunda. Resim Midjourney
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
yeni usul
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...

-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
Doğup büyüdüğüm şehrin hiç görmediğim bir mahallesindeyim. Bir berber dükkânında… Neredeyse ekim geldi ama hava halen çok sıcak. Uy...
-
Podcast bir başka heyecanmış. Yayıncılığın birçok alanında bulundum. Gazetede, dergide çalıştım. Kitap yazdım. Yayınevinde çalıştım. Blogla...
-
Devlet para arıyor. Dönüyor dolaşıyor parayı aynı yerden, aynı kişilerden alıyor. Bir hayrım dokunsun, edebiyat tarihinden bir ‘inovasyo...
-
İki hafta evvel, “daha sonra devam ederiz” diyerek Şerif Mardin ile Mete Tunçay’ın okuma listesine girmiştim. Bir düşününce, o zaman bil...
-
Aziz Nesin, anılarında Sait Faik’in ‘başarısız’ gazetecilik macerasını anlatıyor. İnsanlar “koskoca Sait Faik muhabirlik yapamaz olur mu”...
-
“Güliver kompleksi. Kendini ölçüye vurabilmek. Mağdurluk numarasına yatmadan, mazoşizm şehvetine yaslanmadan gerçek hüviyetini tespit edebil...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?