yusuf atılgan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yusuf atılgan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

hangi aylak adam?

Yıllar sonra Aylak Adam’ı yeniden okudum. Üslup ve teknik olarak yine güzel buldum, Yusuf Atılgan’ın çağını aşan ustalığına diyecek yok ama roman beni ilk defaki gibi heyecanlandırmadı. 

Toy zamanlarımın aksine, aklımda yeni bir soru, bir ikilem var şimdi: 

Aylak Adam’ın Bay C.’si acaba hayattan, sanattan, insandan iyi anlayan, sistem ve toplum karşıtı huzursuz bir anti-kahraman mı?

Yoksa ekmek elden su gölden yaşayan, emeğe yabancı, kadın düşmanı, bencil, maço ve ukâlâ, kendiyle dolu, düz bir herif mi?

İkincisi değildir, diyemiyorum. 

Belki ben büyüdüm, sisteme karıştım; C.’nin söylediği gibi ‘eli torbalı’ biri haline geldim… Ama C. de pek matah biri değilmiş.  Bir rakı masasında karşılıklı otursak, ikinci kadehte kalkardım. 

O da herhalde bir yandan kulağını kaşır, bir yandan arkamdan atıp tutardı.

benim olmadığım yerlerde

Sedire oturup radyoyu açtım. Piyano dinlemek istiyordum ama yoktu. Sanki bütün dünya konuşuyor, dans ediyor, operaya gidiyordu. 

Şu kutunun içinde bana piyano çalacak birini bulamıyordum. Yalnızdım. Kapadım kalktım. Duvarda ‘İkindi Kahvaltısı’ asılıydı: Yapma ışıkta bozluğu daha bir boz, kahredici. Masanın üstünde sigara küllüğü vardı. Biçimsiz. Kim koymuş onu kitapların önüne? Kaptığım gibi pencereden sokağa fırlattım. Kapalıymış, cam kırıldı. Karşı apartmanın yüzünde bir perde kalktı; bir kadın kımıldamadan sokağa baktı. Yoksa o mu? Perde indi. Yoksa her şey ben olmadığım zaman, benim olmadığım yerlerde mi oluyordu?

Aylak Adam / Yusuf Atılgan 

zamanım yok

O kadar hızlı geçiyorlar ki kaldırımlardan. Omuzları düşük, başları öne eğik, rüzgârlı virgüller. İki nokta arasının doyumsuz seyyahları. Ak...