fitzgerald'ı nasıl oyuna getirdiler?
Yüzüklerin Efendisi tamam, Harry Potter tamam, hadi şu Alacakaranlık serisi de tamam da böylesini görmemiştim. Muhteşem Gatsby’nin video oyununu yapmak için insanların gerçekten de sıkıldığını varsaymak gerek. Ama yapmışlar işte. Onlarca sayfalık betimlemeler, New York’un Doğu Yakası atmosferine hakim o gerçekten ‘muhteşem’ caz çağı, herkesin birbiri hakkında beslediği Yeşilçamvari kuruntular, kısacası Amerikan rüyasının bu en damardan anlatısı üzerinden nasıl bir oyun oynanabilir?
F. Scott Fitzgerald’ın zihin dünyasına video oyunuyla kayıt yaptırmak elbette mümkün değil. Oyun da zaten işin felsefesini bırakıp kenardan dolaşıyor. Ama ille de oynamak isterseniz mesele şu: Siz hikâyenin ana kahramanı, zenginlerin dünyasına yabancı, okumuş çocuk Nick Caraway’siniz ve sonradan görme Jay Gatsby’in görkemli partisine langadank giriyorsunuz. Bundan sonra yapacağınız, anladığım kadarıyla, evin içinde gördüğünüz her objeye tıklayıp durmak, bu şekilde kazandığınız puanları biriktirmek ve nihayet kendinize bir kütüphane düzmek. Arada bir de birtakım harfler arayıp bularak hikâyenin içindeki gizemleri çözüyorsunuz ve oyun ilerliyor.
Sıkıntıdan ölmek için başka yollar da var elbette. Yine de Fitzgerald’dan bunca yıl sonra bir video oyunu çıkartmayı hayal eden, etmekle de kalmayıp hayata geçiren arkadaşlar detaylı bir incelemeyi hak ediyor. Bunlar kimdir, ne yerler, nerede yaşarlar? Başka projeleri var mı?
Aşk-ı Memnu’dan halen ekmek çıkartmak isteyenler varsa bu işe buyursun. Facebook üzerinde müthiş iş yapar. Oyunun nihai amacı Ednan Bey’i ikna etmek olursa tadından da yenmez ayrıca.
Muhteşem Gatsby'den bir yerli dizi çıkartmak da düşünülebilir aslında. Bugüne kadar nasıl kimsenin aklına gelmemiş?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
eve dönmenin yolları
Bir yaz sabahı Haydarpaşa’dan kalkan Toros Ekspresi’ne atlayalı neredeyse 20 yıl olmuş. Hep otobüsle kat ettiğim İstanbul-İskenderun güzergâ...
-
Bazı filmler kendinden başka hiçbir şeyle anlatılmıyor. O kadar yoğun oluyorlar ki ne bir kitap ne bir film ne de bir geçmiş an geliyor ...
-
The Village from Pedro Sousa | visuals on Vimeo . Arkadaşlarım bir bir tatile gidiyor. Öyle tatil köyü, otel motel sevmiyorlar. Küçücük kö...
-
Bir yaz sabahı Haydarpaşa’dan kalkan Toros Ekspresi’ne atlayalı neredeyse 20 yıl olmuş. Hep otobüsle kat ettiğim İstanbul-İskenderun güzergâ...
-
Bu piyano, bu ses, bu söz... Bir dünya. Fısıldaşın dalgalar. Pıçıldaşın lepeler...
-
Dağ başında bir bakkal dükkânı. Muz ve incir tezgâhlarının yakınında. Dışarısı kavruluyor, içeride klima serinliğinden burnunu çıkarmak iste...
-
Ken Loach'un son filmi 'Old Oak'unu daha seyredemedim, gerçek anlamda son filmiymiş meğer. 87 yaşında. Kendisi açıklamış. Aslınd...
-
Eski defterlerimden birine not almışım: Telefonun çalmıyorsa bil ki benim. Jimmy Buffett... Kimdir bu adam? Tamam havalı bir laf da, niye...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Sen ne dersin?