neo chp


Bu hafta dergide Neo CHP’yi yazdım. Yazarken de CHP’ye dair yıllardır okuduğum makalelerin belimi büktüğünü söyleyerek başladım. Evet insan belli bir noktadan sonra CHP’yi ne yazmak ne de konuşmak istiyor. Bugünler yine de bir istisna olabilir. Söz konusu makale için görüştüğüm siyaset bilimciler, değişim ihtimali karşısında her zamankinden biraz daha heyecanlıydı (her zamankini “hiç” olarak düşünün.) Bedri Baykam gibi çözüm üretmeye çalışan siyasilerse hep olduğu gibi heyecanlıydı.

Ama mevcut CHP içinde siyaset yapanlar “sadece” heyecanlıydı. Doğru tarafı seçmek, bir günde kapı dışarı edilmemek, bir şeyler şekillenirken denklem harici kalmamak istiyorlardı. İşte bu yüzden konuşmadılar, beylik laflar dışında gerçek duygularını açıklamadılar, kendilerini korumaya aldılar. Rüzgârın ne yöne estiği artık belli oldu. Şimdi gidip herhangi bir delegeye, milletvekiline vs. sorun; ne kadar uzun zamandır bu değişimi gerçekleştirmeye çalıştıklarını söylerler.

Kılıçdaroğlu şimdi değişimden söz ediyor. Siyasi kumar oynayıp, risk alıp Baykal’ın karşısına çıkmaya cesaret ettiği için bunu söylemeye hakkı da var. Risk almayanları tasfiye etmeyi becerebilecek mi peki? Risk almayanın söyleyecek sözü yoktur, sözü olsa dili yoktur. Eh, böylesi siyaset yapmasa da olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Sen ne dersin?

ilk burdurlu

A. ile bir kafeden çıkmıştık ki, aceleyle dönüp bir şey unuttum mu diye masanın üzerine bir daha baktım. Unutmamışım. O sırada yanımızda bir...